9 Aralık 2010 Perşembe

ACIMASIZ HAYAT

ACIMASIZ HAYAT

Geçtiğimiz günlerde, Bursa'nın Mustafakemalpaşa ilçesi, Deveci konağı beldesindeki maden ocağında grizu patlaması meydana geldi. Oluşan göçüğün altında kalan 19 işçi yaşamını yitirdi. Ölenlerin yakınlarına Başbakanlık Acil Yardım Fonu'ndan beşer bin liralık yardım yapılacak.

Çalışma ve sosyal güvenlik Bakanlığı müfettişleri 6 ay önce denetlemede bulunmuş. Madende grizu sistemi olmadığını, gaz ölçümünün sağlıklı yapılmadığını ve anti grizu cihazlarının bulunmadığı tespit etmiş. İnceleme yapılması eksikliklerin giderilmesi anlamına gelmiyor, gerekli önlemlerin alınıp alınmadığının sürekli takibi de gerekiyor. İşçileri sağlığının korunması için önlem alınmayan, iş güvenliği koşulları sağlanmayan bu yerlerde insan yaşamı daha fazla kar için, hiçe sayılıyor.

İşçilerin anlatımlarında gaz maskesi bile verilmediği, evlerinden getirdikleri tülbentlerle yüzlerini bağladıkları, çalıştıkları yerde işyeri hekimi dahi olmadığı, çalışma kampı koşullarında çalıştıkları, ifade ediliyor. Madende çalışan işçilerin 700-800 lira maaş aldığı ve günde 30 vagon kömür çıkarılmaması durumunda ise madencilerin ücretlerinin ödenmediği de yine işçiler tarafından ifade ediliyor. İşçiler iş bulamadıkları için madende çalışmak zorunda kaldıklarını söylüyorlar. Çektikleri bu çilenin bedeli ise günlük 25 lira.

İşsizliğin ve yoksulluğun insanları bu kadar kötü koşullarda yaşamaya mecbur kıldığı sistem, ülkenin dört bir yanında aynı şekilde işliyor. Bizler; iş güvenliğinin olmadığı bu yerleri Davutpaşa’daki tekstil atölyelerinden, Tuzla’daki tersanelerden, Zonguldak madenlerinden biliyoruz.

Olayı ‘münferit’ bir olay gibi yansıtan iktidar, sanki bu koşullara hiç müsamaha göstermiyormuş gibi yapıp, bütün sorumluluğu maden işletmecisine yükleyerek kendini aklamaya çalışıyor. Başbakanlık fonundan verdiği ‘Kan Parası’nı’ iktidara yakın medya sürekli altyazı olarak geçiyor, çok iyi bir şeymiş gibi. Bir insan yaşamının bedeli beş bin lira mıdır? Önlerine attıkları beş bin lira ile bu aileleri susturmaya çalıştıklarını anlamıyor muyuz?

Ölen işçilerden 23 yaşındaki Emir Ali Turhan. “Hayalimdeki şey” dediği, aylarca para biriktirip, birkaç hafta önce aldığı motosikletinin üzerine, ‘Acımasız Hayat’ yazmış.

Bu iktidarın eli kanlıdır Emir Ali, bu iktidarın elinde senin kanın var, bu ülkenin yoksullarının, ezilenlerinin kanı var.

Haklısın Emir Ali, hayat sana acımadı. Umarım ‘Acımasız hayat’ bir gün seni ve nicelerini bu koşullar altında yaşamak zorunda bırakan ve o yaşama bile göz diken zalimlere de acımaz.

Hayat acısa bile biz acımayacağız Emir Ali, Sana sözümüz olsun.

Ahmet / 14 Aralık 2009 Pazartesi

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder